<body>

05 Mart 2014

Eşcinsel Erkekler İçin Prezervatif Reklamı

Herkese merhaba;
Öncelikle, sizlere saygılarımı sunuyorum. Aranıza yeni katıldım ve bu zamana kadar yazılan bütün fikirlerinizi okudum. Açıkçası bir çoğunda hayrete düştüm. Eksikliğini bile fark etmediğim şeylerin, çok değil 7-8 yıllık bir geçmişe sahip olmaları beni şaşırttı. Bazı fikirlerin bu blogtan esinlenilmiş olması da ayrıca ilgimi çekti. Digitürk şömine ateşi gibi... Şu anda hayatımızda yer etmiş (dijital çerçeve, spor salonlarında kullanılan yürüyen merdiven, yeraltı çöp depoları, kitaplara barkot sistemi v.b.) bir çok şeyin bir zamanlar eksikliğinin hissedildiğini görmek, çok kısa sürelerde hayatımızda meydana gelen değişiklikleri gözlemlememe yardımcı oldu. Sadece bir on yıl içerisinde gerçekleşen bu değişimleri bu blogu okuyarak öğrenmek, şu anda arzuladığım şeylerden; görsel düşüncelerimizi bilgisayara aktaran bir sistemin ya da beni Antik Yunan'a götürüp, o yıllarda kentlerin taş sokaklarında dolaşmamı sağlayabilecek bir zaman makinesinin, önümüzdeki on yıl içerisinde gerçekleşebilme düşüncesi, beni ayrıca heyecanlandırdı. İşte tüm bu düşüncelerden ve duygulardan dolayı sizlere bir kez daha saygılarımı sunuyorum.

Ben Reklamcılık bölümü uzatmalı son sınıf öğrencisiyim. Erasmus programı kültürel ve sosyal olarak çok güzel ama okulu uzatmama neden olması benim için en kötü yanlarından biri oldu. Şu sıralarda oldukça boş zamanım olduğu için; kendimi yazmaya daha çok odakladım. Uzun zamandır gerçekleşmesini istediğim bir reklam fikrim var. Sizlerin görüşlerini almak istiyorum.

Eşcinsel erkekler için prezervatif reklamı düşünüyorum. Senaryom şu şekilde;

Beyaz bir duvarın önünde, beyaz bir yatak görüntüsüyle başlıyor. Sakin, telaşsız, romantik bir müzik ile sabit çekim sadece yatağı görüyoruz.
Sol taraftan bir erkek kolu girip, ceketini yatağa bırakıyor, elini geri çekiyor.
Ardından sağ taraftan başka bir erkek kolu girip,bir pantolonu ceketin üzerine bırakıyor.
Sol taraftaki erkek bu sefer gömlek bırakıyor ve çekiliyor.
İkinci kez sağ taraftaki erkeğin kolu girdiğinde, bu sefer bir boxerı giysilerin üzerine bıraktıktan sonra, elini çekmiyor.
Aşağıya bakan elini, yukarı çevirip, parmaklarıyla gel dercesine parmaklarını oynatıyor. Diğer taraftaki erkek de boxerını bıraktıktan sonra elleri birbirine kavuşuyor.
Kamera ellerden aşağıya doğru kayıyor ve çamaşırların üzerine, ürünümüz (X markasının Gökkuşağı modeli olabilir.) düşüyor. Ekran flulaşıyor, ürünün sloganı ve ürün giriyor. Sloganı "renkli geceler" olarak düşündüm, ardından da reklam bitiyor.

Erkekleri kesinlikle görmüyoruz. Erkeklerin görünüşlerini sadece bırakılan giysilerden çıkarmaya çalışıyoruz. Giysiler belli bir iş grubunu ya da bir fanteziyi çağrıştıracak şekilde değil de, şık bir ceket, ona uyumlu bir gömlek ve son moda bir kot olarak kullanılıyor.

Ürünün bir çok heteroseksüel erkekler tarafından satın alınmayacağının farkındayım. Sigara alırken bile, "iktidarsızlığa neden olur" diyen paketi almak yerine, "sigara akciğer kanseri yapar" yazanın tercih edildiğini düşünürsek, böyle bir ürün için nasıl yorumlar yapılır tahmin edebiliyorum ve yine bazı eşcinsel erkeklerin, kimliklerini gizlemek adına bu ürünü tercih etmeyeceklerini de öngörüyorum. Yine de eşcinsellere değer ve önem veren bir markanın Türkiye'de olduğunu görmek isterim.

Acaba ürünün hedef kitlesi ne düşünür diye; bir dergide moda editörü olan eşcinsel bir tanıdığıma bunu danıştım. Açıkçası çok beğendiğini, onu rencide eden bir şey olmadığını, bir an önce izlemek istediğini söyledi.

Sizlere soruyorum; sizce Türkiye'de böyle bir reklam televizyon için olmasa bile, sosyal medyada yayınlanmak üzere çekilebilir mi? Ya da genel olarak neler düşündünüz?

Not: Diğer fikirlerimi anlatırken, daha kısa ve öz tutmaya çalışacağım, uzun oldu farkındayım. Sizlerle tanışma yazım olarak mazur görün. Sevgilerimle.